Suçumuz görüleni, bilineni, konuşulanı yazmak mı?

İlçemizin yüksek mahallelerinde uzun zamandır yaz, kış, ilkbahar, sonbahar demeden yaşanan su sıkıntısı ve son günlerde kesintinin yaklaşık bir ayı bulmasının üzerine ilgili mahallelerde yaşayan vatandaşlar; gerek sosyal medya hesapları üzerinden gerekse gazetemize ulaşarak bu sorunun ilçemiz yerel gazetelerinde yeterince yer almadığını belirterek seslerini duyurmamızı istediler.
Uzunköprü halkının talebi üzerine muhabirini sıkıntılı bölgelere göndererek vatandaşın sorunlarını yerinde dinlemek üzerine görevlendiren gazetemiz, ilgili haberine de 10 Ocak Salı günü yayınlanan sayısında yer verdi. Vatandaşların sesine kulak vererek yaptığımız bu haber her ne kadar sıkıntılarını dile getirdiğimiz Uzunköprülüler tarafından teşekkür ile karşılansa da, susuzluk konusunda ki haberimizden rahatsız olan bir kesimin olduğu da Uzunköprü Atatürkçü Düşünce Derneği yönetim kurulu üyelerinin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününde gazetemizi yok sayması ile gözler önüne serildi.
Uzunköprü ADD yönetim kurulu üyelerinin, gazetemizin “Uzunköprü Susuzluğa Teslim Oldu” başlıklı haberinin yayınlandığı gün olan Çalışan Gazeteciler Gününde ilçemizde yayınlanan 6 gazeteden 5’ini hatırlayıp kutlama çiçeği gönderirken, 2004 yılından beri günlük olarak yayın hayatına devam eden gazetemizi es geçmesi gazetemiz çalışanlarından çok öncelikle okurlarımıza ve sesini duyurmaya çalıştığımız ilçe halkına bir hakaret olduğunu belirtmek isteriz.
Başkanlığını Oktay Yenice, Başkan Yardımcılığını Belediye Başkanımız Enis İşbilen’in eşi Ebru İşbilen’in üslendiği ve yönetim kurulu listesinde Yusuf Çetin, Ceyhun Eriş, Serhat Kumcu, Burak Baltacı, Emrah Akın gibi isimlerin yer aldığı bu 7 kişiden oluşan yönetim kurulu listesinin çiçekçilerin dahi bildiği 6 adet gazeteden bir haber oluşu bir kenara konu hakkında kendisine ulaştığımız Başkan Oktay Yenice’nin umursamaz tavırları yapılanın unutkanlık değil kasıtlı bir davranış olduğunu gün yüzüne çıkmış oldu.
Başkan Oktay Yenice’ye telefonla ulaşan gazetemiz sorumlu yazı işleri müdürü İlker Ayvacı’nın yapılan davranışın şık olmadığını ve bunun nedeninin sorulmasına “unutulmuş olabilir” cevabını veren Yenice, “çiçekçi tarafından mı yoksa organizasyonu yapan biri tarafından mı unutuldu?” sorusu üzerine de “7 kişilik yönetim kurulumuzun karar verdiği esnada unutuldu” gibi bir cümle ile cevap verdi.
Yaptığımız görüşme sonrasında, özellikle en az 10 yıl gibi bir süredir Uzunköprü ADD içerisinde görev alan ve bu sürenin 4 yılını başkanlık koltuğunda geçiren Oktay Yenice’nin, 7 yıldır Uzunköprü Belediye Başkanlığı yapan Enis İşbilen’in eşi olan Uzunköprü ADD başkan yardımcısı Ebru İşbilen’in gazetemizi unutması gibi bir durumu kabul etmediğimizi belirtmekle beraber yapılan davranışın art niyetli olduğunu kanısına vardık.
Gazetemize karşı sergilen bu art niyetli davranış kanısına varmamızın bir diğer ispatı da; yapılan görüşmenin ardından, Uzunköprü ADD başkan yardımcısı Ebru İşbilen’in otuz metre uzağımızda olan Hür Gazete’ye ziyarette bulunup çalışan gazeteciler günü kutlamasında bulunması, gazetemize gelip yapılan davranışın telafisi yoluna dahi gitmemesi, hatta ilçemizdeki diğer gazeteleri de es geçmesi, Uzunköprü’de tek bir gazete mi var? sorusunu aklımıza getirirken haklılığımızı bir kez daha ortaya koymuştur.
Uzunköprü Gazetesi olarak Uzunköprü ilçe halkının takdir ve teşekkürü dışında başka bir beklentimiz olmadığını, konunun bir çiçek ya da kutlama meselesinin dışında görülmesi gerektiğini belirtirken;
Uzunköprü ADD başkan, başkan yardımcısı ve yönetim kurulu üyelerine Ulusumuzun Kurucusu ve Kurtarıcısı olan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün düşünceleri ve gösterdiği yoldan gitmek yerine, kişisel kızgınlık, taraftarlık düşünceleri ile kendi çizdikleri yolda hareket etmelerinin yanlış olduğunun bir an önce farkına varmaları konusunda uyarırız.
Uzunköprü Atatürkçü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu üyeleri tarafından şiddetle okunmasını tavsiye ettiğimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün basın hakkındaki birkaç veciz sözü;
“Basın, milletin müşterek sesidir.”
“ Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır.”
“Matbuat hiçbir sebeple tahakküm ve nüfuza tabi tutulamaz.”
“Özel maksatla neşriyat yapan bazı gazetelerin, halkın ekseriyeti üzerinde yaptığı tesir, her memlekette olduğu gibi o gazetelerin lehinde değildir.”
Türkiye basını milletin gerçek ses ve iradesinin doğduğu yer olan Cumhuriyetin etrafında çelikten bir kale oluşturacaktır. Bir düşünce kalesi, düşünce yolu kalesi. Basın görevlilerinden bunu istemek, cumhuriyetin hakkıdır.