Kıymetli dostlarım geçen haftada Şuayip Şerafeddin Efendinin vefatı üzerine basında yer alan bazı haberleri sizlere arz etmiştik. Bu haftaki yazımızda merhumun eserlerini tanıtacağız Şüphesiz merhumun en büyük eseri nedir? diye sorulsa bana göre en büyük eseri Türkiye’nin bir çok yerinde görev yapmış sayıları bir hayli fazla olan öğrencileri derim. Ancak merhum, peygamber efendimizin (sav) “İnsanoğlu öldüğü zaman, bütün amellerinin sevabı da sona erer. Şu üç şey bundan müstesnadır: Sadaka-i câriye (yol köprü, cami, hamam, kitap yazmak gibi halkın sürekli kullandığı eserler ) istifade edilen ilim, kendisine dua eden hayırlı evlat.” sözünden hareket ile kalıcı eserler de bırakmıştır.
Bunların başında:
1.İzahul Meram fi Meziyeti’l Kelam Yahut Şerhun Noktati ve’l Kalem (Söz ile Gayemizin Açıklanması veya Nokta ve Kalem) Merhum Şerafeddin Efendi bu eserinin başlangıcında ilim ve irfan ehli tarafında çeşitli ilimlere dair eserler yayınlandığını, Allah yolunun aciz bir davetçisi olarak kendisinin de Hasan Sezai hazretlerinin divanında mevcut olan birçok manevi hakikatleri kendisinde toplamış olan şiiri şerh ve izah ettiğini ifade etmektedir. Esere konu olan şiir aşağıdaki gibidir.
Kalem-i sun’ı ezel her ne ki tahrir etti
Kayd edüp suhf-i ebedde anı takrir etti
Yaradılışta kalem ne yazdıysa, kayıt edip sonsuza kadar olacak her şey ona göre karar kılındı. (Yani alemlerin yaratıcısı olan rabbimiz ilk olarak ezelde neyin olmasına karar verdiyse onu sahifelerde yazdı. Meşhur adı ile Lehvi Mahfuzda her şey kayıtlı)
Evvel-ü ahiri bir noktada cem’etmiş idi
Fasl içün bast-huruf eyledi teksir etti.
Varlık âleminde, yaradılışın başlangıcından sonuna kadar her ne olacak ise onları bir noktada topladı. Açıklamak için harfleri yaratıp onları çoğalttı.
Sürat-i devr ile bir daire çekmiş nokta
Baksan ol dairede noktayı tasvir etti
Hızlı dönüş ile nokta bir daire çizdi. O daireye baksan noktayı tasvir etti.
Koydu ol noktanın aynını gönül didesine
Merdüm-ü dideyi aksi ile tenvir etti
Noktanın aynısını gönül gözüne koydu. Kapanmış ölmüş gözü aksi ile aydınlattı.
Nükteyi duydu Sezai dehen-i yâri sorup
Noktanın sırrını ariflere takrir etti.
Nükteyi duyan Sezai (Edirne’de metfun Hasan Sezai Hazretleri) yâri sorup noktanın sırını ariflere takrir etti.
Ciltler dolusu kitap yazılacak, birçok edebi sanatın yanında, içinde bilgiyi de barındıran bu beyitleri Şuayip Şerafeddin Efendi çok güzel bir şekilde açıklamıştır. Eser günümüz harfleri ile de basılmış olup son dönemlerin önemli kalemlerinden merhum Mehmet Şevket EYGİ tarafından takriz yazısı ile okuyucu ile buluşturulmuştur.
2.Nur risalesi: Kuran-ı Kerimdeki nurdan bahseden bazı ayetlerin bir nevi açıklaması olan bu risale kalbe gelen ilahi nurdan bahsetmektedir.
3.Müraselat adlı Eseri: Bu eser de Şuayip Şerafettin Efendinin Hüseyin Vassaf Efendi ile karşılıklı mektuplaşmalarından oluşmaktadır. Özellikle Uzunköprü’müz hakkında bir çok bilgiyi bu eserde duymuş olduk. Bu yazı dizimizde en fazla faydalandığımız eserlerin başında gelmektedir.Bu eserde Ankara İlahiyat fakültesi Öğretim üyelerinden Prof.Dr.Mehmet AKKUŞ tarafından transkripti yapılıp günümüz harfleri ile basılmıştır. Kıymetli bir eserdir.
Kıymetli Uzunköprü Gazetesi okuyucularına sonsuz teşekkür ederim. Uzunköprülü unutulmuş bir alim olan Şuayip Şerafeddin Efendiyi tanıtmaya çalıştığımız yazı dizisinin sonuna gelmiş bulunuyoruz. Ancak sizlere daha önce söz verdiğimiz gibi 1.Dünya Savaşında Gazze cephasinde şehit olan Şuayip Şerafeddin Efendinin oğlu Kemalettin Efendinin; kardeşi İrfan Efendinin şehadet haberini bildirmek için annesi Sünbül hanıma yazdığı mektubu paylaşacağım
Sizcede malum çok önemli bir manevi mevsime gireceğiz.Nasip olursa 2 şubat tarihinde üç ayları başlıyor. Bir daha ki haftaya sizlerin huzurunuza üç aylar nedir? Neden önemlidir? Hangi kandil geceleri vardır .Bu konular üzerinde bir yazı ile çıkmak istiyorum. Daha sonra sürpriz dosyalarımız var. Görüşmek dileği ile sağlıcakla kalın, hoşça kalın