Başbakan 2017 Ekiminde Kars-Tiflis-Bakü tren yolu projesinin açılışını yaptı ve 30 Aralıkta da Edirne’ye hızlı tren müjdesi verdi. Kamuoyu yanlış bir şekilde bu tren projelerinin yolcu taşımaya odaklı olduğu algısına sahip. Uzunköprü’de de Demirtaş-Halkalı seferlerinin geri getirilmesi beklentisi hakim. Benzer ters köşe durumu Çorlu’da da var. Edirne’den gelecek hızlı trenin Çorlu merkezi es geçeceği açıklanınca Çorlulular ciddi bir tepki verdi. Kimi taşıyacak diyorlar?
Gelin ben şimdi size önce bu tren işi nedir gayet açık bir şekilde anlatayım:
Öncelikle bu tren yolu projeleri; Marmaray, 3. Köprü, plan aşamasındaki Çanakkale köprüsü ve hatta deli işi gibi gözüken kanal projesi aynı yemeğin malzemeleri. Çin işi bu yemeğin adıda İPEK YOLU.
2013’te Çin devlet başkanı Şi Jinping tarafından resmi lansmanı yapılan bu devasa çok uluslu projeyle “ticareten” lojistik önemi olan Avrupa, Afrika, Kafkaslar ve Asya’daki major destinasyonlar tren yoluyla birbirine bağlanıyor. Bunun için Çin 2014 yılında $ 40 Milyar sermayeli İpek Yolu Ekonomik Kuşağı Fonu’nu kurdu ve aynı yıl kasım ayında Türkiye’nin de ortak olduğu $ 100 Milyar sermayeli Asya Altyapı Yatırım Bankasını devreye soktu. Türkiye hükümetine hatların inşası için buradan $ 30 Milyar ödenek verildi.
Toplam 6 hattan oluşan IPEK YOLU PROJESİ’nin en stratejik güzergahı Londra-Paris-Moskova-İskandinavya-Balkanlar-TRAKYA-Ankara-Tahran-Bakü ve Pekin tren hattı. TRAKYA hattı artık net.
Sofya interconnectinden dolayı Edirne-İstanbul güzergahı. Zaman içinde çok yazdık, çok anlattık. Eskiköy’e sırf birkaç tarla spekülatörü para kazansın, Uzunköprülüler daha hızlı daha ucuza Yunanistan’da ucuz kafa çekmeye gitsin diye karayolu gümrüğü açma absürtlüğü peşinde koşmayın. Elimizde mis gibi gümrüğe olan Demirtaşımız var. Yunan tarafıyla lobi yapalım Sofya interconnectini Pityon-Uzunköprü üzerinden İstanbul’a bağlatalım. Nihai karar verici nasılsa para ve projenin sahibi Çin dedik. İçine serbest bölge koyduk, ihtisas gümrüğü dedik, dedik Allah dedik. Anlatamadık. Neyse geçmişin üzerinde durmaya gerek yok. Çünkü fırsat devam ediyor. Nasıl mı?
Gayet açık anladığınız gibi İPEK YOLU PROJESİ yolcu değil mal taşımaya yönelik bir proje. Haliyle projede yeralan her ülke en önemli sanayi bölgelerini yerel projelerle IPEK YOLU projesine bağlıyor. Bu yaklaşımın Türkiye’deki karşılığı TOBB’ca yürütülen ve kısaca BALO olarak adlandırılan Büyük Anadolu Lojistik Organizasyonları projesi. BALO’nun amacı diğer ülkelerinkiyle aynı. Lojistik sektörüne demiryolu ağırlıklı intermodal taşımacılık hizmeti sunmak. BALO’nun Trakya merkezi Tekirdağ limanı. Asya Porta bağlanan tren yolu mutlaka dikkatinizi çekmiştir. Hatta Barbaros-Altınova-Ramada Otel arasındaki bölgede Türkiye’nin en büyük entegre lojistik üssü olarak planlanlandığıda kulağınıza gelmiştir. En azından yazılarımı takip edenler yıllardır BALO’yu ve bu konuyu müteakip seferler dile getirdiğimi hatırlayacaktır. Şimdi daha fazla uzatmadan konuyu Uzunköprü Karma Organize Bölge’sine (UKOSB) getireceğim.
Bir tarafa IPEK YOLU diğer tarafa BALO projelerinin Trakya haritasını koyun ve Uzunköprü’nün lojistik avantajını kendi gözünüzle görün. UKOSB’un Uzunköprü için göründüğünden kat bekat daha büyük bir tarihi fırsat olduğunu bizzat kavrayın. UTSO’yu bir tarafta tebrik ederken diğer tarafta Hayrabolu OSB kıvamında hanzo sanayi bölgesi yaklaşımından uzak durması; kibir yüklü sahiplenme egosunu terk etmesi ve dahası başlangıç aşamasında tam vizyoner bir planlama yapması için neden baskıladığımızı anlayın.
UKOSB’a nitelikli sanayi gelsinden kastımız nitelikli istihdam ve ihracat yapan temiz sanayinin koğuşlanması. Bu türevi tavlayabileceğiniz en doğru yaklaşım lojistik avantaj sunmaktır. Navlun maliyeti ve hızlı teslimat Hi-Tech sanayinin en can alıcı noktasıdır. UKOSB’u BALO’ya; dolayısıyla Avrupa’ya, Rusya’ya, Afrika’ya, İran’a, Kafkaslar’a, Asya’ya ve Çin’e bağlayacak olan IPEK YOLU’na entegrasyon vizyonu hedefi 12’den vurmaktır. İstasyonumuz ciddi bir enstrümandır. Yapılması gereken açıktır. Tüm gücümüzle Demirtaş’ı UKOSB üzerinden BALO’yla bağlamaktır. Ve lütfen unutmayın; hububat bağlamlı lisanslı depoculuk bölgesi UKOSB’un iki adım ötesinde konuşlanacak. Dolayısıyla Uzunköprü her şeyiyle dünya çapında bir lojistik, üretim, depolama merkezi olmak adına tüm malzemeye sahip. Ben bu duaya amin diyorum; inanarak ve “bilerek” ya siz?